12 yıllık zorunlu eğitim dönemi 17 Eylül'de başlıyor. Yeni eğitim sistemi, pek çok değişikliği ve "ilk"i içeriyor. İlkokul 4 yıla iniyor, eskiden 3 yıl olan ortaokullar da 4 yıla çıkıyor. İlköğretimin sonunda mesleki eğitime geçiş yapılabilecek. Okula başlama yaşı 5,5'e çekildi. Askerî vesayeti yansıttığı eleştirisine neden olan milli güvenlik dersleri kaldırıldı. 8 yıllık eğitim nedeniyle aynı ortamda ders gören minikler ile büyük öğrencilerin ders ortamları ayrıldı. Ancak, bütün bunların yanında, kapsamlı değişikliklerin bir arada yapılması, birçok sorunu da beraberinde getirdi. Özellikle okula ilk kez adım atacak 5,5 yaşındaki çocukların durumu velileri endişelendiriyor. Aralarında yaş farkı olan çocukların aynı sınıfta ders görecek olması, büyük şehirlerde yaşanacak derslik sıkıntısı en temel sorun. İstanbul'un bazı semtlerinde sınıf mevcutlarının şimdiden 100'ü aşması, ikili öğretimden dolayı okulun çok erken başlayıp, geç saatlere kadar devam etmesi de çözüm bekleyen konuların başında geliyor.
Yeni sistemde derslik sıkıntısı nedeniyle ilkokul ve ortaokullar aynı binayı sabah ve öğlen dönüşümlü olarak kullanmak zorunda. Mevcut okulların yüzde 52'si bu şekilde eğitim yapacak. Öte yandan bu yıl MEB, ortaokullarda ders saatini 36-37 saate çıkardı. Bu durum da ikili eğitim yapan okullarda ders saatlerinin çakışması anlamına geliyor. Örneğin günlük 7-8 saat ders gören sabahçılar 06.00'da derse başlasa bile 14.00'ten önce okuldan çıkamayacak. Dolayısıyla öğleden sonra eğitim yapacak olanlar 14.00'ten sonra başladıkları dersi ancak gece 22.00'de bitirebilecek. 5 milyondan fazla öğrencinin bu durumdan olumsuz etkileneceği tahmin ediliyor. Yine imam hatip lislerinde de sorun aynı. Zira ikili eğitim yapan bu okullarda öğrenciler haftalık 40 saat ders görecek. Aynı okulda farklı ders çizelgesi uygulanması da sorun yaratacak. 5. sınıfların 7-8 saat dersi olduğu günler aynı okuldaki 6,7 ve 8. sınıflar 6 saat ders görecek. Giriş, çıkışlar teneffüs saatleri farklı olacağı için karmaşa yaşanacak. Dersten geç çıkan öğrenciler için ulaşım ve güvenlik sorunu gündemde.
Minikler, büyüklerin sıralarına oturacak
Yeni dönemde okula başlama yaşının 7'den 5,5'e çekilmesi 1. sınıfta eğitim görecek öğrenci sayısını Türkiye genelinde yüzde 40 artırdı. E-okul sistemi üzerinden yapılan otomatik kayıtlar sonucu, İstanbul'un kalabalık ilçelerinde sınıf mevcutları 100'ü buluyor. Evine en yakın okula kaydı yapılan öğrencilerin, bina kapasitesinin mevcudu kaldıramaması durumunda ise başka okullara yönlendirilmesi kararlaştırıldı. Bu da yeni dönemde bazı velilerin servis ücreti ödemesine neden olacak. Aynı binayı kullanacak ilkokul ve ortaokullarda Megabahis ise sorun daha da büyük. Sabahları ilkokulların öğleden sonraları ise ortaokulların kullanacağı bu binalarda eğitim gören farklı yaş grubuna ait çocuklar sıra, masa boyları, tuvaletler ve lavabo yükseklikleri konusunda sorun yaşayacak. Örneğin 5,5 yaşındaki minik öğrenci ortaokul öğrencisinin kullandığı sırada eğitim görecek.
Bu yıl okula başlayacak 5,5 yaş grubuyla, geçtiğimiz yıl anasınıfını bitiren ve 1. sınıfa kayıt olan çocuklar aynı sınıfı paylaşacak. Aralarında iki yaşa yakın fark olan çocukların birlikte eğitim görmesi beraberinde sorunlar getirecek. Pedagoglar, aynı sınıftaki öğrenciler arasındaki yaş farkının ciddi sıkıntılar doğurabileceğini belirtiyor. Küçüklerin ezilebileceği uyarısında bulunuyor. Yine anasınıfı eğitimi konusunda yeterli pedagojiye sahip olmayan sınıf öğretmenlerinin 5,5 yaşındaki 1. sınıf öğrencisine beslenme ve tuvalet eğitimini nasıl vereceği merak konusu.
Bina engelliye uygun ancak ulaşım sorun
Yeni dönemde her ilçede belirlenen okul binaları engelli öğrencilere uygun hale getirildi. Ancak engellilerin okula ulaşımının nasıl sağlanacağı sorunu çözülmedi. Uzmanlar engelliler için ücretsiz servis imkanı sağlanması gerektiğini vurguluyor. Bu duruma bir çözüm bulunmasını isteyen engelli annesi Fatma Özkan, "Bedensel engelliler okula bin bir zorluklarla ulaşıyor. Ancak devlet zihinsel engellilere servis verirken bizi görmüyor. Ben hastayım. Her gün 'ya bugün oğlumu okula götüremezsem' korkusu yaşıyorum." diyor.
Milli Eğitim Bakanlığı'nın öğretmenler için 'il emrini' kaldırmasından asker eşlerinin de olumsuz etkilenmesi, Genelkurmay Başkanlığı'nı harekete geçirdi. Genelkurmay Başkanı Necdet Özel, Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer'i makamında ziyaret ederek eşi öğretmen olan askerlerin yaşayacağı tayin sıkıntısını aktardı. Özel, Milli Eğitim Bakanı'ndan eş durumu tayininde eski sistemin devamını talep etti. Dinçer, geçen hafta eş tayinlerini Genelkurmay ve bakanlıklarla görüşerek önceden planlayacaklarını açıklamıştı.
Milli Eğitim Bakanlığı, yeni eğitim ve öğretim dönemi öncesinde öğretmenler için 'il emrini' kaldırdı. Bakanlık, yeni düzenlemeyle binlerce öğretmenin derse girmeden maaş almasının önüne geçmeyi hedefliyor. Bu amaçla eş tayinlerinde, tayin istenen ilde öğretmene ihtiyaç olup olmadığına bakılıyor. Eğer ihtiyaç yoksa tayinler yapılmıyor. MEB'in yeni düzenlemesi eşi öğretmen olan ve çok sayıda kişinin tepkisine yol açarken bu durum en çok her 2 yılda bir tayinleri çıkan polis ve asker eşlerini etkiledi. Bu kararla birlikte, Türk Silahlı Kuvvetleri'nde eşi öğretmen olan binlerce askeri ailelerinden ayıracak. Bunun üzerine Genelkurmay Başkanlığı harekete geçti. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel'in, Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer'i makamında ziyaret ederek sorunun çözümünü talep ettiği ortaya çıktı. Resmi ziyaret kapsamında olmayan görüşme, Özel'in Dinçer'den özel talebi olarak değerlendirildi.
Benzer bir talebin polis ve kaymakamlar için İçişleri Bakanlığı'ndan da gelmesi üzerine Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, kurumlarla koordineli atama için yeni bir çalışma başlattı. Dinçer, geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada da tayin sorununa temas ederek "Eş tayinlerini Genelkurmay ve bakanlıklarla önceden planlayacağız." açıklamasında bulunmuştu.
Öte yandan öğretmenler, söz konusu düzenlemenin kendi içinde çelişkiler taşıdığını belirterek tepki gösteriyorlar. Eğitim sendikaları aracılığıyla bir araya gelen öğretmenler, 29 Ağustos'ta Milli Eğitim Bakanlığı önünde eylem yapmaya hazırlanıyor.
Muammer Yıldız: İstanbul'da sınıflar 36 kişilik olacak
İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Muammer Yıldız, "Bu yıl, örneğin Arnavutköy'de 7 bin 587 birinci sınıf öğrencisi var. Birinci sınıf şube sayısı da 177. Sınıf başına düşen öğrenci sayısı 36 gözüküyor." dedi. Yıldız şöyle konuştu: "Sınıfların homojen oluşturulması çok önemli. Kalabalık kurumlardaki öğrencileri en yakın okullara yönlendireceğiz. Sınıf mevcutlarında sıkıntı yaşanmayacak. Okulların dönüşmesi zor bir durum değil."
Geçtiğimiz yıl 220 bin öğrenci 1. sınıfa kaydolurken bu yıl 373 bin kişi kaydoldu. Özel öğretim kurumlarına gidebilecek çocukların bir kısmını da biz aldık. Bu oran Türkiye genelinde yüzde 3 ama İstanbul genelinde yüzde 6. Bu yıl örneğin Arnavutköy'de 7 bin 587 birinci sınıf öğrencisi var. 1. sınıf şube sayısı da 177. Sınıf başına düşen öğrenci sayısı 36 gözüküyor. Bu öğrencilerden 60-66 ay arası olan 2 bin 275 kişi. Buradan en azından 2 bine yakın öğrencinin gelmeyeceğini düşünüyorum. Geriye kalan da 66 aydan büyük adaylar. Ancak sınıfların homojen oluşturulması çok önemli. Yığılma olan okullarda homojen bir dağılım olmamış demektir. Bu kalabalık kurumlardaki öğrencileri en yakın okullara yönlendireceğiz. Sınıf mevcutlarında sıkıntı yaşanmayacak. Okulların dönüşmesi zor bir durum değil. Örneğin bir ortaokul var ve orada ortaokula rağbet yoksa, orası ilkokula dönüştürülebilir. Radikal, bir değişim yapmıyoruz. Vatandaşın talepleri ve çocukların memnuniyeti önemli.
Eğitimde yeni döneme çare aranıyor
Eğitimde yeni döneme çare aranıyor
365 Gün Eğitimin Merkezi www.egitim365.com 365 Gün Eğitimin Merkezi www.egitim365.com
EĞİTİM
Yeni eğitim yılı ilklerle başlıyor. Eğitimin yeniden yapılandırılması anlamına gelen değişiklikler, bazı sıkıntıları da beraberinde getirdi. Okula başlama yaşının aşağı çekilmesiyle birlikte birinci sınıfta okuyacak çocukların sayısı ciddi oranda arttı. Şimdi yeni sistemden kaynaklanan bu en temel soruna çözüm aranıyor.
Paylaş: